Quantcast
Channel: TÜBİTAK | Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu
Viewing all 3141 articles
Browse latest View live

Üniversite Yetkinlik Analizi Çalışması Yayınlandı

$
0
0

TÜBİTAK tarafından,üniversitelerimizin yetkinliklerinin tespiti ve ulusal önceliklerimiz doğrultusunda yönlendirilmelerine katkı sağlamak amacıyla 2016 yılında “Üniversite Yetkinlik Analizi Çalışması” gerçekleştirilmiştir. Elde edilen sonuçların üniversitelerin yetkin oldukları alanlar hakkında objektif veriye dayalı bilgi vermesi ve odaklanabilecekleri alanlar hususunda yardımcı olması amaçlanmaktadır.

Çalışma kapsamında ilk olarak bilim ve teknoloji alanlarına ilişkin uluslararası sınıflandırmalar, Ulusal Bilim, Teknoloji ve Yenilik Stratejisi 2011-2016 kapsamındaki öncelikli sektörler bazında oluşturulan “Üst Düzey Önceliklendirme Grupları” çıktıları, üniversitelerin eğitim alanları ve kurum içi değerlendirmeler dikkate alınarak ülkemiz öncelikli alanları ile uyumlu 120 teknoloji alt alanı belirlenmiştir.

Teknoloji alt alanlarının belirlenmesini takiben analize ilişkin üniversitelerin teknoloji alt alanı temelinde yetkinliğini tespite yönelik model kurularak yayın sayısı, atıf sayısı, yayın yapan akademisyen sayısı ve TÜBİTAK destekli proje verileri dikkate alınmış ve 7 gösterge türetilmiştir.

Ana çalışma öncesinde teknoloji alanları bazında yayın verisi elde etmede kullanılacak anahtar kelimeler ile göstergelerin test edilmesi amacıyla 10 üniversite için yayın ve atıf verileri üzerinden pilot çalışma yapılmıştır. Pilot çalışma neticesinde iyileştirmeler yapılarak 120 teknoloji alt alanında 2010 yılı ve öncesinde kurulmuş olan 143 üniversiteye ait verilerin değerlendirilmesine başlanmıştır.

Tüm veriler TÜBİTAK veritabanı ile Scopus ve SciVal programları kullanılarak 2010-2014 yılları için elde edilmiş olup daha sonra ağırlıklandırma ve istatistiksel düzeltmeler yapılarak üniversitelere yönelik yetkinlik hesaplaması yapılmıştır. Yetkinlik puanı girdileri kalite ve hacim olarak iki temel boyutta toplanmış olup sırasıyla %60 ve %40 olarak ağırlıklandırılmıştır. Üniversitenin dünyaya görece bağıl atıf endeksi ve üniversitenin atıf açısından dünya çapında en fazla atıf alan ilk %10’luk dilime girmiş yayın sayısı göstergeleri kalite boyutunda; dünya toplam yayın sayısı içindeki üniversitenin payı, üniversitede yayın yapan akademisyen sayısı, üniversitenin TÜBİTAK destekli projelerine ait bütçe toplamı, üniversitenin TÜBİTAK destekli proje sayısı, üniversitenin Türkiye’ye görece bağıl odaklanma endeksi gibi göstergeler hacim boyutunda yer almıştır.

Yapılan hesaplamalar neticesinde 120 alan ve 143 üniversite için alanlara ilişkin üniversitelerin yetkinlik seviyelerini görsel olarak sunan grafikler hazırlanmıştır.

Bu çalışma, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından başlatılan üniversitelerimizin ihtisaslaşması çalışmalarına katkı vermek ve ihtisaslaşma odaklı işbirliklerinin geliştirilmesi süreçlerine katkı sağlamak amacıyla düzenli olarak güncellenecektir.

AnalizYöntemini okumak için tıklayınız.
Çalışma Raporunun tamamını okumak ve analiz görsellerini görmek için tıklayınız. (Görüntüleme şifresi: UY2016)


Sanayide TÜBİTAK Destekli Doktora Dönemi

$
0
0

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Sanayi Doktora Programı kapsamındaki öğrencilerin, eğitimleri süresince ayda 4 bin 500 lira burs ve doktora sonrasında da istihdam desteği alabileceklerini duyurdu. Türkiye'nin 2023 yılı hedefleri ve buna bağlı olarak sanayinin öncelikli ihtiyaçları doğrultusunda, yepyeni bir program hazırladıklarını anlatan TÜBİTAK Başkanı, böylece sanayinin ihtiyaçlarına yönelik doktoralı araştırmacı ve sanayide istihdam edilen doktoralı araştırmacı sayısında artış olacağına inandıklarını dile getirdi. Sanayi Doktora Programıyla sanayide ihtiyaç duyulan doktora derecesine sahip nitelikli insan kaynağını destekleyeceklerinin altını çizen Prof. Dr. Hasan Mandal, program kapsamında doktoralı çalışanların, üniversite-sanayi işbirliğiyle yetiştirileceğini söyledi.

TÜBİTAK Başkanı, çağrısı açılan programa başvuruların üç ay devam edeceğine işaret ederek, "Özel sektörde daha fazla araştırmacı istihdam edilmesini teşvik etmek amacıyla geliştirdiğimiz Sanayi Doktora Programı çerçevesinde, proje başına 2,5 milyon liraya kadar destek verilecek. Program kapsamındaki öğrenciler, eğitimleri süresince ayda 4 bin 500 lira burs ve doktora sonrasında da istihdam desteği alabilecekler" diye konuştu.

İki İş Birliği Modeli Mevcut

Prof. Dr. Mandal, Sanayi Doktora Programı'nda yurt içinde doktora eğitimi veren devlet veya vakıf yükseköğretim kurumları, yeterlilik almış araştırma alt yapıları, Ar-Ge veya tasarım merkezine sahip firma ve teknoparklar bünyesinde, Türkiye'deki yerleşik sermaye şirketlerinin programda yer alabileceğine dikkat çekti. Prof. Dr. Mandal, "Oldukça kapsamlı tasarlanan Sanayi Doktora Programı'nda, bir üniversite veya araştırma altyapısının, en az bir ya da iki özel sektör kuruluşuyla protokol yaparak başvurabilecekleri iki farklı işbirliği modeli bulunuyor. Protokol çerçevesinde desteklenecek projelerde, nitelikli insan kaynağının sanayiye yönelik alanlarda doktora yapmasının yanında, doktora öğrencilerinin aynı ortamda rekabet önceliğine yönelik projelerde birlikte eğitim görmelerini ve doktora eğitimleri sonrasında birbirlerinin rakibi firmalarda çalışma imkanı bulmalarını hedefliyoruz" dedi.

Hem Bursiyere Hem İşverene Destek

TÜBİTAK Başkanı, Sanayi Doktora Programı kapsamındaki öğrencilere en fazla beş yıl süreyle burs ve iş birliği modeline bağlı olarak özel sektör kuruluşlarına üç yıl boyunca yüzde 40 ila yüzde 60 oranında değişen istihdam desteği, proje yöneticisi ve akademik tez danışmanlarına da Proje Teşvik İkramiyesi verileceğini kaydetti. Sanayi Doktora Programı'na üniversitenin ya da araştırma alt yapısının, sanayi kuruluşuyla yapacağı protokol ile başvuru yapabileceğinin altını çizen Prof. Dr. Hasan Mandal, bursiyer seçiminin başvuru yapan kurumlar tarafından yapılacağını vurguladı.

Programda, doktora eğitimlerine yeni başlayan öğrenciler başta olmak üzere, hali hazırda doktorasına devam edenlerin ise tez konularının henüz belirlenmemiş olması şartının arandığını aktaran Prof. Dr. Hasan Mandal, herhangi bir yerde çalışmayanların yanı sıra projeye dâhil olan sanayi kuruluşunda çalışan doktoralıların da burs alabileceğini belirtti. Sanayi Doktorası bursiyerlerinin, tez aşamasında belirlenen başarı kriterlerini yerine getirmeleri halinde, panel değerlendirmesi olmadan bir dönem araştırmalarını yurt dışında sürdürebileceklerine değinen Prof. Dr. Mandal, söz konusu kişilerin mezun olduktan sonra iş aramalarına gerek kalmadan doktora yaptıkları alanda istihdam edilebileceklerini bildirdi.

Programla ilgili detaylı bilgi için tıklayınız.

Karaçi Üniversitesi'nce Doğal Ürün Kimyası ve Gelecek için Doğal Ürünler Sempozyumları Düzenlenecek!

$
0
0

Karaçi Üniversitesi ile Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) işbirliğinde ve  Karaçi Üniversitesi Uluslararası Kimyasal ve Biyolojik Bilimler Merkezi (International Center for Chemical and Biological Sciences) ev sahipliğinde 4-6 Kasım 2018 tarihleri arasında Gelecek için Doğal Ürünler 2. Sempozyumu, 6-8 Kasım 2018 tarihlerinde ise Doğal Ürün Kimyası 14. Uluslararası Sempozyumu düzenlenecektir. İlgili alanlarda araştırmalarını yürüten bilim insanlarının katılımına açık olan etkinliklerle ilgili ayrıntılı bilgilere aşağıdaki bağlantılardan ulaşılabilmektedir.

 

Gelecek için Doğal Ürünler 2. Sempozyumu için tıklayınız.

Doğal Ürün Kimyası 14. Uluslararası Sempozyumu çin tıklayınız.

COST Aksiyonlarına Katılım Kuralları Güncellendi

$
0
0

"COST Aksiyonları'na Katılım Kuralları" güncellenmiştir. Gerçekleştirilen yeni düzenleme ile bir Aksiyonun öneri sürecinde İkincil Öneren statüsünde görev alan araştırmacılar COST Üst Düzey Temsilciler Komitesi Onayı (CSO Approval Date) üzerinden 6 ay süre geçmesini beklemeden destek mektubu ile söz konusu Aksiyona atanabilmek için başvurabileceklerdir. Aksiyon öneri sürecinde 2’den fazla İkincil Öneren statüsünde Türk araştırmacının bulunması halinde hangi araştırmacıların asil hangi araştırmacıların yedek MC üyesi olarak atanacağı Aksiyon Başkanı görüşü, İkincil Öneri Sahiplerinin kendi aralarında asil ve yedek üyeleri tayin etmeleri ve/veya COST Mükemmeliyet ve Kapsama Politikası (COST Excellence and Inclusiveness Policy) doğrultusunda TÜBİTAK İkili ve Çoklu İlişkiler Müdürlüğü’nce karara bağlanacaktır.

Güncellenmiş kurallar için tıklayınız.

TÜBİTAK – SAS (Slovakya) İkili İşbirliği Çağrısı Başvuru Sonuçları Açıklandı!

$
0
0

 TÜBİTAK ile Slovakya Bilimler Akademisi SAS arasındaki 2540 kodlu işbirliği çerçevesinde açılmış olan 2017 yılı çağrısı sonucunda 2 projenin hemen ve 1 projenin SAS özel kararına bağlı olarak desteklenmesine karar verilmiştir.

Desteklenmesine karar verilen projeler şu şekildedir:  

 

2540 TÜBİTAK- SAS (SLOVAKYA) İKİLİ İŞBİRLİĞİ 2017 YILI ÇAĞRISI

DESTEKLENMESİNE KARAR VERİLEN PROJELER

TR Yürütücü

SLVK Yürütücü

KABUL EDİLEN PROJELER

Şebnem ERÇELEN CEYLAN

TÜBİTAK MAM - Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü

Miroslava MATUSKOVA

Cancer Research Institute, Biomedical Research Centre, SAS

Uğur TOPAL

TÜBİTAK UME - Manyetik Ölçümler Laboratuvarı

Ivan ŠKORVÁNEK

Institute of Experimental Physics, SAS

SLOVAK TARAFININ EK ONAYI ÜZERİNE DESTEKLENECEK PROJE

Sreeparna BANERJEE

Ortadoğu Teknik Üniversitesi

Milan STEFEK

Institute of Experimental Pharmacology & Toxicology, SAS

12 Temmuz Tech InvesTR Foto Galeri

Tech-InvesTR Türkiye Yüksek Teknoloji-Erken Aşama Yatırım Fonu 2018-01 Çağrısı Tanıtıldı

$
0
0

Tech-InvesTR Türkiye Yüksek Teknoloji - Erken Aşama Yatırım Fonu 2018-01 Çağrısı tanıtım ve lansman toplantısı, TÜBİTAK Feza Gürsey konferans salonunda yapıldı. Hazine ve Maliye, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı temsilcileri, üniversite rektörleri, TTO, Teknopark, Araştırma Altyapıları temsilcilerinin yanı sıra girişimci fon yatırımcılarının katılımıyla gerçekleşen toplantıda, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal açılış konuşması yaptı.

Prof. Dr. Hasan Mandal, programın, başlangıcından bu yana katılımcılık esasına dayalı olarak ilerlediğini, bundan sonraki evrede de katılımcı bir şekilde sürmesini dilediğini belirtti. TÜBİTAK Başkanı; “Bu programı üniversitelerin teknoloji transfer ofisleri, teknoloji geliştirme bölgeleri ve bu konuda ne kadar aktör varsa her biriyle görüşerek, tüm süreçlerin iyileşmeye açık olan yönlerini dikkate alarak, ülkemize özgü neler yapılabileceğini tartışarak tasarladık. Süreci Hazine Müsteşarlığıyla birlikte yürüterek bu aşamaya geldik” diye konuştu. Prof. Dr. Mandal, sürece katkısı olan herkese teşekkür etti.

Bilim, teknoloji ve yenilik alanındaki hedeflere ulaşma konusunda değerlendirmelerde bulunan TÜBİTAK Başkanı, Ar-Ge yoğunluğunun 2006-2016 yılları arasında yüzde 69 oranında arttığına dikkat çekerken, yüzde olarak artışın yanı sıra, gerçekleştirilen ortamın daha fazla özel sektör içermesi gerektiğine değindi. Türkiye’nin yenilikte sınıf atladığını, Küresel Yenilik Endeksinde 25 sıra birden yükseldiğimizi belirten Prof. Dr. Mandal, ülkemizin, dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma yolunda ilerlediğini söyledi.

Türkiye’nin Ar-Ge ve yenilik alanlarındaki temel sorunlarını dile getiren Prof. Dr. Mandal, destek sistemlerinin daha çok girdi odaklı tasarlandığına ve çıktıların yeterince iyi ölçülmediğine dikkat çekti. Prof. Dr. Mandal, "Yüksek teknolojili ürünlerin prototipten üretime geçişine yönelik destekler yetersiz kalıyor. Desteklerde yeterince odaklanma sağlanamıyor. Ar-Ge ve yenilik faaliyetleri sonucu, ticarileşme faaliyetleri oldukça zayıf kalıyor. Son kullanıcı, projelerde olmadığında ürün doğrulaması yapılamıyor, teknoloji tabanlı ürün pazarda yer bulamıyor. Yetkinlik ve insan kaynakları ihtiyaç analizleri yapılmıyor ya da düzenli aralıklarla tekrarlanmıyor” dedi. Teknoloji Transfer Ofislerinin ekosistemdeki rollerinin değişmesi gerektiğini, yalnızca kapasite odaklı olmamaları gerektiğini belirten Prof. Dr. Mandal, dünyadaki gelişme eğilimlerinden örnekler verdi.

TÜBİTAK Başkanı, Ar-Ge ve yenilik çalışmalarının müşteri odaklı ve işbirlikleriyle yapıldığını, firmalarda belli alanlarda uzmanlaşmanın arttığını, şirketlerin yönetişiminde artık mentörlüğün ön plana çıktığını aktardı. Yerlileşme yöneliminin Türkiye’ye özgü olmadığını ifade eden Prof. Dr. Mandal, dünyada da yerlileşme yöneliminin arttığını belirtti.  

“Nitelikli İnsan Kaynağı İçin Sanayi Doktora Programını Başlattık”

Prof. Dr. Hasan Mandal konuşmasında, TÜBİTAK'ın temel stratejisinin, araştırma, teknoloji geliştirme ve yenilik ekosisteminde ulusal hedeflere odaklanma olduğunu, bu noktada nitelikli bilgi ve nitelikli insanın çok büyük önem arz ettiğini belirtti. Bu kapsamda bazı iyileştirme alanları belirlediklerini aktaran Prof. Dr. Hasan Mandal, nitelikli bilgi geliştirme süreçleri kapsamında yeni destek programlarını teknoloji hazırlık düzeyi odaklı olarak planladıklarını ve bu kapsamda yakın zamanda yüksek teknoloji platform oluşturma çağrısına çıktıklarını belirtti. Sanayinin ihtiyaç duyduğu nitelikli insan kaynağı yetiştirme konusunda da Sanayi Doktora Programını uygulamaya koyulduğunu hatırlattı.

Teknoloji Start-up’ları ve Ticarileşme Arayüzleri bağlamında bilgi veren Prof. Dr. Mandal, sürecin her aşamasında start-up’ları görmek istediklerinin altını çizdi. Teknoloji tabanlı erken aşama girişimciliğe yönelik sürdürülebilir girişim sermayesi ekosisteminin etkinleştirilmesi gerektiğini belirten TÜBİTAK Başkanı, Teknoloji Transfer Ofislerinden hedef ve performans odaklı süreçler yönetmelerinin beklendiğini dile getirdi. Prof. Dr. Mandal, 1513 Teknoloji Transfer Ofisleri Destekleme Programı ile bütçede ve harcamada esneklik getirildiğini belirtti.

“Önümüzdeki Dönem İçin Stratejimiz: Katılımcılık, Şeffaflık, Esneklik”

TÜBİTAK’ın önümüzdeki dönem stratejilerinin katılımcılık, şeffaflık ve esneklik üzerine temelleneceğini belirten Prof. Dr. Mandal, paydaşlardan gelen görüşler doğrultusunda Ar-Ge destek sisteminin artmasına yönelik harekete geçildiğini, desteklenen projelerin bütçelerinin artırıldığını, bunun en iyi örneğinin 1514 Girişim Sermayesi Destekleme Programı olduğunu, bu programın paydaşların görüşleri ve katılımlarıyla yapıldığını belirtti. Başlatılma aşamasındaki TEYDEB 2.0’da, sürecin daha esnek yönetilebileceğini belirten Prof. Dr. Mandal, bu programla prototipten ürüne geçişi temin edecek süreçlerin de dikkate alınacağını, başarı ve etkinin ölçülmesinin kolaylaştırılacağını, girişimcilik ve yenilik alanlarında hızlandırıcı program, mentörlük gibi kapasite artırıcı faaliyetlerin destekleneceğini söyledi. Prof. Dr. Mandal son olarak TÜBİTAK’ın yakın zamanda ihtisas alanlı program yönetimine geçeceğini duyurdu.

Tech-InvesTR Programı Kapsamında TÜBİTAK 100 Milyon TL’lik Bir Bütçeyle Çağrıya Çıktı

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal’ın açılış konuşmasının ardından, TÜBİTAK TEYDEB Girişim Sermayesi Destekleme Grubu Koordinatörü Elif Koşok, Tech-InvesTR 2018-01 çağrısı hakkında bilgi sundu. Elif Koşok, programın, ekonomiye katma değer sağlayacak bilgi, teknoloji ve ürün geliştirme potansiyeli bulunan teknoloji tabanlı erken aşama girişimlere yatırım yapacak fonların teşvik edilmesi ve bu yolla ülkemizin girişim sermayesi ekosisteminin geliştirilmesi amacıyla hazırlandığını belirtti. Program kapsamında kurulacak girişim sermayesi fonlarının Hazine Müsteşarlığı, TTO, TGB ile yeterlik kararı verilen Araştırma Altyapıları ile diğer özel yatırımcıların sınırlı sorumlu ortak olarak katılacaklarını anlatan Koşok, fonlara katılan kuruluşların (TTO; TGB ve AA’ların) erken aşama teknoloji tabanlı girişimler için ödeyeceği katkı paylarının yüzde 50’sinin TÜBİTAK tarafından hibe şeklinde destekleneceğini, ayrıca kuruluşlara katkı paylarının yüzde 10’u kadar gene gider desteği sağlanacağını aktardı. TÜBİTAK tarafından TTO, TGB ve AA’lara verilecek hibenin, kaynak birikimi şartı ve tecrübe birikimi şartı olmak üzere iki ana koşula bağlı olacağını söyleyen Koşok,  “TÜBİTAK ile Hazine Müsteşarlığı arasında 14 Haziran 2018 tarihinde İş Birliği Anlaşmasının imzalanmasının ardından yürürlüğe giren yeni Tech-InvesTR programı kapsamında TÜBİTAK tarafından 100 milyon TL’lik bir bütçe ile çağrıya çıkılmıştır. TÜBİTAK’ın çağrı kapsamında her bir kuruluşa tahsis edebileceği hibe destek tutarı asgari 2 milyon TL, azami 20 milyon TL olacaktır” dedi. Elif Koşok, çağrı için son başvuru tarihinin 30 Eylül 2018 olduğunu, TÜBİTAK değerlendirmesi sonrasında Hazinenin çağrıya çıkacağını bildirdi. Koşok’un sunumunun ardından katılımcıların yönelttiği sorular yanıtlandı.

TÜBİTAK’tan Doktora Öğrencilerine Maaş Gibi Burs

$
0
0

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, "Yurtiçi Doktora Burs Programları"na ilişkin açıklamalarda bulundu. Başarılı doktora öğrencilerine çifte burs imkânı sağlamak üzere, Yurtiçi Doktora Burs Programları çağrısı açtıklarını belirten Prof. Dr. Hasan Mandal, "27 Temmuz'a kadar başvurulabilecek program kapsamında başarı şartlarını sağlayan doktora öğrencileri, aylık 4 bin 500 lira burs alabilecek." dedi. Prof. Dr. Mandal, TÜBİTAK'ın Türkiye'nin 2023 yılı hedefleri doğrultusunda, ülkemizde ihtiyaç duyulan nitelikli insan kaynağını geliştirme süreçlerine katkı sağlamaya devam ettiğini, bu kapsamda yeni ve yenilikçi bir uygulama daha başlattıklarını söyledi. Prof. Dr. Hasan Mandal, kurum olarak bilimsel çalışmalara desteği en üst seviyeye getirmek için büyük gayret gösterdiklerini vurgulayarak, bu çerçevede başarılı doktora öğrencilerine çifte burs imkânı sağlamak üzere Yurtiçi Doktora Burs Programları çağrısını açtıklarını bildirdi. Yurtiçi Doktora Burs Programları çağrısı şartları hakkında bilgi veren TÜBİTAK Başkanı, Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) 100/2000 doktora bursunu veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarının burslarını alan doktora öğrencilerinin, başarı ve performanslarına bağlı olarak bu imkânlardan yararlanabileceğine dikkati çekti.

 

Aylık 4 Bin 500 Lira Burs

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, bursiyerlerde aranan şartları şöyle sıraladı: "Yurtiçi Doktora Burs Programları çağrısından yararlanacak doktora bursiyerlerimizin makalelerinin, uluslararası alan indekslerince taranan veya TÜBİTAK Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi (ULAKBİM) TR Dizin kapsamında yer alan dergilerde yayımlanmış olması gerekiyor. Bursiyerlerin, bilimsel toplantılarda sunulmuş ve tam metni basılmış sözlü bildirisi olup olmadığına bakılıyor. Ayrıca bursiyerlerin Yurtiçi Doktora Burs Programları çağrısına başvuru tarihinin son günü itibarıyla en az 1 yıl TÜBİTAK Bilim İnsanı Destekleme Daire Başkanlığı (BİDEB) veya Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB) bursiyeri olarak bir projede yer almış olması şartı aranıyor."

Prof. Dr. Mandal, doktora bursiyerlerinin, söz konusu başarı ölçütlerinden en az ikisini sağlaması durumunda, TÜBİTAK'tan da eş zamanlı burs almaya hak kazanacaklarını dile getirdi. Yurtiçi Doktora Burs Programları çağrısına 27 Temmuz'a kadar başvurulabileceğini belirten TÜBİTAK Başkanı, program kapsamında başarı şartlarını sağlayan doktora öğrencilerinin aylık 4 bin 500 lira burs alabileceğini kaydetti.


15 Temmuz Şehit ve Gazilerimizi Unutmayacağız...

$
0
0

15 Temmuz 2016’da Milletçe maruz kaldığımız, FETÖ’nün yurt içi ve yurt dışı işbirlikçilerince gerçekleştirilmeye çalışılan hain kalkışmanın ikinci yıldönümünde, insanlık dışı bu girişimin tüm aktör ve destekçilerini lanetliyoruz. Milletimizin ve devletimizin birlik, bağımsızlık ve bekasına canı pahasına sahip çıkan şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, gazi ve kahramanlarımıza minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz.

 

Bu kalkışma girişimi Dünyaya bir kez daha göstermiştir ki, aziz Milletimiz devletine, vatanına, değerlerine, milli iradesine; millet ve devletimizin birlik, bağımsızlık ve bekasına hayatı pahasına sahip çıkma azim, kararlılık ve gücündedir. Milletimiz, Cumhurbaşkanımızın önderliğinde, bir darbe girişiminin çok daha ötesinde kötü emeller taşıyan bu girişime o gece gereken yanıtı layıkıyla vermiştir.

 

Başta bilim ve teknoloji olmak üzere, her alanda güçlü ve lider bir ülke olma hedefiyle politika ve faaliyetlerine yön veren TÜBİTAK, sorumluluğunun bilincinde olarak bu hedefe ülkemizi taşımak için var gücüyle çalışmaktadır. TÜBİTAK olarak inanıyoruz ki, başta bilim ve teknoloji olmak üzere her alanda milletçe el ele verip kenetlendiğimiz zaman, başaramayacağımız hiçbir şey yoktur. Tıpkı FETÖ darbe girişiminde olduğu gibi, ülkemizi karanlığa, çatışmaya sürükleyecek her türlü etkene omuz omuza verip karşı durduğumuz ve milletimizi, devletimizi, ülkemizi bilim, teknoloji, sanat, edebiyat gibi alanlarda yükseltecek proje ve çalışmalara odaklandığımızda, bu amaç doğrultusunda bir araya geldiğimizde, önümüzde hiçbir güç duramayacaktır. TÜBİTAK gençlerimize, çocuklarımıza, ailelerimize bilimin ve teknolojinin yeşereceği ortamları hazırlamak için şimdiye kadar var gücüyle çalışmıştır, şimdiden sonra da daha büyük bir şevkle çalışmaya devam edecektir.

 

TÜBİTAK’ın, bilim ve teknoloji alanında üstlendiği amiral gemisi rolü hepimizin malumu. Bu durum, hain terör örgütü FETÖ’nün kurumumuza sızmak için gösterdiği çabanın nedenini açıkça gözler önüne sermektedir. Şunu hatırlatmak isteriz ki, TÜBİTAK FETÖ ile mücadeleyi en erken başlatıp, en yoğun biçimde sürdüren kurumların başında gelmiştir. TÜBİTAK bu hain terör örgütü ile mücadelesini, darbe girişiminden de önce başlatmıştır. Bünyesindeki hain unsurlardan temizlenmiş olarak, yeni TÜBİTAK, 2023 hedeflerine doğru yepyeni proje ve çalışmalarla ülkemizin bilim, teknoloji, yenilik camiasına önderlik etmektedir. Bilim, teknoloji ve yenilik yoluyla ülkemizin gücüne güç katacağız, böylece bu kutsal ülke için canlarını feda eden tüm şehitlerimizin ve canlarını ortaya koyan tüm gazilerimizin emanetine sahip çıkacağız.

 

Bu vesileyle, TÜBİTAK olarak bir kez daha, 15 Temmuz gecesi bir kahramanlık destanı yazan ve azmiyle, iradesiyle, dayanışmasıyla o karanlık geceyi “Demokrasi ve Milli Birlik Bayramı”na çeviren milletimize şükranlarımızı sunuyoruz. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günümüz kutlu olsun.

2515 COST Destek Programı Başvuru Tarihleri

$
0
0

2515 COST Destek Programı sürekli başvuruya açık olup farklı dönemlerdeki başvuru toplama tarihlerine kadar yapılan başvurular değerlendirmeye alınmaktadır. 
 

2515 COST Destek Programı bir sonraki Başvuru Toplama Tarihi 14 Eylül 2018'de gerçekleşecektir. Sonraki tarihe kalmamak adına başvurularınızı 14 Eylül 2018 tarihi 17:00'a kadar tamamlamayı unutmayın!

2018 senesi Başvuru Toplama Tarihleri:

  1. 9 Martı 2018
  2. 11 Mayıs 2018
  3. 14 Eylül 2018
  4. 9 Kasım 2018

2501 TÜBİTAK NSF İkili İşbirliği Destek Programı Başvuru Tarihleri

$
0
0

2501 TÜBİTAK-NSF İkili İşbirliği Destek Programı sürekli başvuruya açık olup farklı dönemlerdeki başvuru toplama tarihlerine kadar yapılan başvurular değerlendirmeye alınmaktadır.

2501 TÜBİTAK-NSF İkili İşbirliği Destek Programı bir sonraki Başvuru Toplama Tarihi 14 Eylül 2018'de gerçekleşecektir. Sonraki döneme kalmamak adına başvurularınızı 14 Eylül 2018 tarihi 17:00'a kadar tamamlamayı unutmayın!

2018 senesi Başvuru Toplama Tarihleri:

  1. 9 Martı 2018
  2. 11 Mayıs 2018
  3. 14 Eylül 2018
  4. 9 Kasım 2018

Öğrencilerimizden 59. Uluslararası Matematik Olimpiyatında Büyük Başarı

$
0
0

Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) bünyesinde yürütülen Bilim Olimpiyatları Programı kapsamında milli takımlarımızda yetiştirilen genç bilim insanları, ülkemizi uluslararası alanda başarı ile temsil etmeye devam ediyor. Temmuz ayında Romanya’nın Cluj Napoca kentinde düzenlenen 59. Uluslararası Matematik Olimpiyatına ülkemizi temsilen; İstanbul Lisesinden Nurullah Giray Kuru, Özel Final Anadolu Lisesinden Halil Alperen Gözeten ve Halil Özkan, Özel Antalya Final Fen Lisesinden Özgen Şafak Karakuş, Özel İzmir Fen Lisesinden Ömer Topaloğlu ve Özel Florya Final Anadolu Lisesinden Mehmet Ali Yıldırım katıldı. 107 ülkeden 600 öğrencinin yarıştığı olimpiyatta ülkemiz 24. sırada yer aldı. Nurullah Giray Kuru altın madalya, Mehmet Ali Yıldırım gümüş madalya, Halil Alperen Gözeten, Halil Özkan, Özgen Şafak Karakuş ve Ömer Topaloğlu ise bronz madalya kazandı.

Tech-InvesTR Türkiye Yüksek Teknoloji-Erken Aşama Yatırım Fonu 2018-01 Çağrısı Tanıtıldı

$
0
0

TÜBİTAK Tech-InvesTR Girişim Sermayesi Destekleme Programı 2018 Çağrısınıntanıtım toplantısı ekosistemin önemli paydaşlarının katılımı ile 12 Temmuz 2018 tarihinde gerçekleştirilmiştir.

Toplantıya Cumhurbaşkanlığı, Hazine ve Maliye, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı temsilcileri, üniversite rektörleri, TTO, Teknopark, Araştırma Altyapıları temsilcilerinin yanı sıra girişim sermayesi fon ekipleri ve yatırımcılar, danışman firmalar, STK'lar ve girişimciler katılmışlardır. Toplantıda, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan MANDAL açılış konuşması ve sunum yapmışlardır. Sonrasında TÜBİTAK TEYDEB Girişim Sermayesi Destekleme Gurubu Koordinatörü Elif KOŞOK tarafından Tech-InvesTR programının başvuru koşulları, değerlendirme kriterleri, işleyişine ilişkin bilgiler verilerek, paydaşlardan gelen sorular yanıtlanmıştır.

 

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan MANDAL'ın sunumu için tıklayınız.

TÜBİTAK Tech-InvesTR Girişim Sermayesi Destekleme Programı Sunumu için tıklayınız. 

12 Temmuz 2018 Tanıtım toplantısına katılan paydaşlardan iletişim bilgileri ve bu iletişim bilgilerinin diğer katılanlar ile paylaşılmasına ilişkin izinleri alınmıştır. Tanıtım toplantısına katılan ve iletişim bilgilerinin paylaşılmasına izin veren paydaşlarımızın iletişim bilgileri için tıklayınız. 

Tech-InvesTR Girişim Sermayesi Destekleme Programı 2018 Çağrısı tanıtım toplantısında 100 milyon TL tutarındaki çağrı bütçesinin yeterliliğinin ve etkinliğinin ölçülmesi amacıyla web adresimizde yer alan anket soruları için tıklayınız. 

 

Anketi TTO/TGB/AA adına dolduran katılımcıların FORM-A'da yer alan soruları, Fon yönetim ekibi adına dolduran katılımcıların ise FORM-B'de yer alan soruları cevaplayarak en geç 27 Ağustos 2018 tarihine kadar dolu anket formlarınıtech-investr@tubitak.gov.tr adresine göndermesi halinde cevaplar değerlendirmeye alınabilecektir.

 

TÜBİTAK TEYDEB Tech-InvesTR Girişim Sermayesi Destekleme Programı ile ilgili LinkedIn'de sayfa açılmış olup, katılmayı dileyen paydaşlar linkedin.com/in/tübitak-tech-investr-türkiye-yüksek-teknoloji-erken-aşama-yatırım-fonu-633908167bağlantısından erişim sağlayabilirler.

 

Katılımcılarımıza ve paydaşlarımıza gösterdikleri ilgi için tekrar teşekkür ederiz.

 

 

 

 

35 Ülkeden 170 Yabancı Öğrenci Bilim Merkezi’nde Buluştu

$
0
0

Yunus Emre Enstitüsünün bu yıl 8.sini düzenlediği ‘Türkçe Yaz Okulu’ programı kapsamında Ankara ve Konya’da bulunan 35 ülkeden 170 yabancı öğrenci için Konya'ya özel bir gezi programı düzenlendi. Yabancı öğrenciler, Yunus Emre Enstitüsünün Cumhurbaşkanlığı himayelerinde başlattığı ve Türkiye'nin bilimsel varlığını uluslararası arenada tanıtan Türkiye Bilimsel ve Akademik İş Birliği Projesi (TABİP) kapsamında, Konya Bilim Merkezi'ni ziyaret ettiler ve bilim gösterileri, atölyeler ve laboratuvar etkinliklerine katıldılar. Konya'nın önde gelen kurum ve kuruluşlarının örnek bir işbirliği modeli geliştirerek TÜBİTAK’ın çağrı ve desteği ile kurduğu Türkiye’nin en büyük bilim merkezi olma özelliği taşıyan Konya Bilim Merkezi, bilim kültürünü yaygınlaştırmayı amaçlıyor. Programa Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay,  Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı Hasan Mandal, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, yaptığı selamlama konuşmasında Konya’nın dostluk, kardeşlik ve hoşgörü şehri olduğunu Türkçe Yaz Okulu öğrencilerini bu vesileyle Konya’da ağırlamaktan çok mutlu olduklarını dile getirdi.  

 

Program kapsamında TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, Yunus Emre Enstitüsü Bilim Kurulu Üyeleri Prof. Dr. Bilge Demirköz, Prof. Dr. Musa Yıldız ve Prof. Dr. Yusuf Baran’ın katılımıyla bir panel de gerçekleştirildi. Türkiye’de Bilim ve bilimin bugününün konuşulduğu panelin moderatörlüğünü Prof. Dr. Yusuf Baran üstlendi.

 

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal Konya Bilim Merkezi programındaki konuşmasında TÜBİTAK’ın önümüzdeki günlerde 55'inci yılını kutlayacağını kaydetti. Bilimin toplumla etkileşiminin sağlanmasının TÜBİTAK'ın görevleri arasında yer aldığına dikkati çeken Prof. Dr. Mandal, "2017'de sağlamış olduğu desteğin miktarı, bir yıl için 1,6 milyar lira. Bu para, Türkiye'de daha fazla araştırma yapılması ve araştırmanın değere dönüşmesi için. Üniversitelerdeki hocaların projelerine hem de sanayideki araştırmacılara. İş dünyasının etkinliğinin artırılmasını, bilim insanı yetiştirmesini, bilim merkezlerinin aktif faaliyette bulunmasına destek sağlayan bir kurum" ifadelerini kullandı.

 

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal gelecekte en fazla işbirliklerinin insan hareketliliği odaklı olacağına inandığını, tıpkı şuanda burada Türkçe Yaz Okulu’nda olduğu gibi ne kadar çok insan işbirliği, insan hareketliliği gerçekleşiyorsa ülkelerin birbirlerini tanıması ve işbirliği potansiyelinin o derece arttığını söyledi. En önemli şeyin bilgi ve ortaklaşa üretilen bilgi olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Mandal, bunu üretecek olan insana ve bilgiyi üretme, bulma ve insan etkileşimine değindi.

 

Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, Konya Bilim Merkezi programındaki konuşmasında, enstitünün dünyada Türkiye ile irtibatlı insan sayısını arttırmak için çalıştığını TABİP’i de ortak bir insanlık hedefi ve insanı temel alan bir anlayış için başlattıklarını dile getirdi. Prof. Dr. Şeref Ateş konuşmasında, TABİP'in temel amacının, bilim alanında yeniliği ve güzelliği, insanlıkla ve dünyayla paylaşmak olduğunu belirterek; "Onun için bugün bilim merkezindeyiz. TABİP'in temel amacı, Türkiye'deki bilimsel gelişmeyi dünyayla buluşturmak. Dünyadaki bütün bilimsel verileri de Türkiye ile buluşturmak. Bilimin alanlarını sınıflandıran bağ kurarak insanlık yararına kullanmaktır. Bu anlamda en büyük katkıyı TÜBİTAK veriyor" dedi. Enstitünün 60'tan fazla ülkede faaliyet gösterdiğini belirten Prof. Dr. Yusuf Ateş; Belçika, ABD, Almanya, Etiyopya ve Avusturalya'da olmak üzere 5 ülkede bilim danışmanlarının görev yaptığını kaydetti.

 

Program sonunda panelistlere Antik Yunan döneminde icat edilmiş; seyyahlar ve denizciler tarafından tarih ve saati belirlemekte kullanılan usturlap hediye edildi.

Konya Bilim Merkezi Foto Galerisi


Bilim ve Teknoloji Dolu 55 Yıl

$
0
0

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunun (TÜBİTAK) 55. Kuruluş Yıl Dönümü Töreni'nde yaptığı konuşmada, TÜBİTAK başta olmak üzere Bakanlığın bütün kurumlarının Türkiye'nin teknoloji ve dijital hamlesine öncülük edeceğini söyledi. Türkiye'nin bilim ve teknoloji politikalarında son derece büyük misyon üstlenen TÜBİTAK'a çok daha önemli görevler düştüğünü vurgulayan Bakan Varank, bütün üniversitelerin, yeni dönemde bilgi üretiminde yol gösterici olmalarını beklediklerini dile getirdi.

"TÜBİTAK'ın Tüm Birikimini, Bizi 2023 Hedeflerimize Ulaştıracak Olan 'Milli Teknoloji Hamlemiz'İçin Seferber Edeceğiz. Hantal ve Statik Değil, Aksine Esnek ve Dinamik Bir Kurum Oluşturmak İçin Kollarımızı Sıvayacağız"

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, dünyanın büyük bir değişimden geçtiğini ve bu değişimin merkezinde bilimden beslenen teknolojilerin bulunduğunu fakat bu anlayışın da artık yeterli olmadığını anlattı. Endüstri ülkelerinin, teknolojiden beslenen sanayi anlayışını hayata geçirmek için planlar yaptığına işaret eden Sanayi ve Teknoloji Bakanı: "Bizim de kalkınma politikalarımızın merkezine bu anlayışı koymamız gerekiyor. Bu nedenle yeni dönemde bilimi, teknolojiyi ve sanayiyi, birbirinin paydaşı ve stratejik ortağı olarak ele alacağız. Dolayısıyla bilim ve teknoloji politikalarıyla sanayi politikalarını aynı düzlemde ele alıp, bunlar arasında stratejik hedef birlikteliği oluşturan bir bakış açısıyla hareket edeceğiz. İşte bu yeni süreçte, TÜBİTAK'ı gelecek planlarımızın merkezinde bir konumda görüyoruz" diye konuştu. TÜBİTAK'ın tüm birikimini, Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaştıracak "milli teknoloji hamlesi" için seferber edeceklerinin altını çizen Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, hantal ve statik değil, aksine esnek ve dinamik bir kurum oluşturmak için kollarını sıvayacaklarını dile getirdi.

"4. Sanayi Devrimi, Üretim Süreçlerini Kökten Değiştirdi"

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, 4. Sanayi Devrimi'nin, bütün üretim süreçlerini kökten değiştirdiği bir dönemin içinden geçildiğine dikkati çekerek: "Bu yeni dönem, yeni kavramları da beraberinde getiriyor. Dijitalleşme, nesnelerin interneti, bulut bilişim, büyük data, yeni sınai internet uygulamaları, robotlar, akıllı fabrikalar, yapay zeka, sensörler, 3 boyutlu yazıcılar gibi birçok yenilik insanlığın geleceğini belirleyecek alanlar olarak karşımızda duruyor. Klasik üretim kalıpları birer birer yıkılıyor. Üretim süreçleri akıllanıyor. Fabrikalar birbiriyle konuşan insanlardan, birbiriyle konuşan makinelere doğru hızla evriliyor" ifadesini kullandı. Dünyanın en hızla büyüyen ve istikrar yakalayan kurumlarının başında teknoloji firmalarının geldiğini anımsatan Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Ar-Ge, inovasyon ve dijitalleşmeye daha çok kaynak ayıranların kazançlarını katlayarak yollarına devam ettiğini anlattı. Bakan Mustafa Varank, yeni sanayi ve üretim döneminde, eskinin konvansiyonel yöntemlerinin geçerliliğini yitirdiğini vurgulayarak, bu yöntemlerin yerini yüksek teknoloji, Ar-Ge, tasarım ve markalaşmanın aldığını bildirdi. Türkiye'nin bilim, sanayi ve teknoloji politikasının merkezine bu kavramların konulacağına dikkati çekerek şöyle devam etti: "Yüksek teknoloji ve katma değer odaklı üretim anlayışının önünü açacağız. Türkiye için bundan sonra 'sanayinin yeni rotası dijitalleşme' olacak.
Dijital atılım süreci, önümüzdeki dönemin en belirleyici unsurlarından biri olacaktır.
En büyük fabrikalardan en küçük KOBİ'lere kadar üretimin ve pazarlamanın bütün aktörleri, dijitalleşme sürecinden paylarını alacaklardır. Bu anlamda Bakanlık ve TÜBİTAK olarak bu süreçte aktif bir rol üstlenmek durumundayız. Özellikle KOBİ'lerimizin, dijital pazardan daha fazla pay alması için yeni destek ve teşvik paketleri hazırlayacağız. KOSGEB ve TÜBİTAK desteklerini, teknoloji odaklı girişimlere ve KOBİ'lere yönlendirmeye devam edeceğiz. Dijital rekabette geriye düşmemek için altyapının tesisi, nitelikli Ar-Ge faaliyeti, nitelikli insan kaynağının artırılması gibi konularda titiz ve planlı çalışmaları hayata geçireceğiz"

 

"TÜBİTAK'ın Kapılarını Ardına Kadar Açacağız"

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, sanayi ve teknolojinin bütün alanlarına ilişkin politikaları, dijital sanayinin ihtiyaçlarını da göz önünde bulundurarak, milli teknoloji hamlesi anlayışıyla belirleyeceklerini söyledi. Bilim ve teknolojiyi ülkeyi geleceğe taşıyacak tali yol değil, ana yol olarak görmek istediklerini belirten Bakan Varank, "Bu yolda durmak, dinlenmek, yavaşlamak gibi bir lüksümüz yok. Türkiye'nin bilim ve teknoloji yolculuğunda mazerete yer olmayacak. Bilim ve teknoloji söz konusu olduğunda mazeret kabul etmeyeceğiz. Bilimsel bilgi üretme yeteneğimizi ekonomik ve toplumsal faydaya dönüştürmek için ter dökeceğiz, çalışacağız, yorulacağız" değerlendirmesinde bulundu. TÜBİTAK'ı bilgi üretme sürecinin en önemli enstrümanlarından biri olarak organize edeceklerini dile getiren Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, şöyle konuştu: "Hızla değişen ve dönüşen dünyada elbette en önce TÜBİTAK kendini sadeleştirmeli ve güncellemeli. Firmalarımız, bilim dünyamız, öğrencilerimiz ve araştırmacılarımız için çözüm ortağı bir TÜBİTAK inşa edeceğiz. Ar-Ge teşviklerindeki ve desteklerindeki süreçleri kısaltacağız. Firmalarımız, bilim dünyamız, öğrencilerimiz ve araştırmacılarımız için 'çözüm ortağı bir TÜBİTAK' inşa edeceğiz. Ar-Ge teşviklerindeki ve desteklerindeki süreçleri kısaltacağız. Ürün ve sonuç odaklı destek mekanizmasını ön plana çıkaracağız. Nitelikli insan kaynağımız için TÜBİTAK'ın kapılarını ardına kadar açacağız."

"Bilim, Teknoloji Ve Sanayide Atılım Dönemi"

Bakan Varank, yeni dönemde bilim, teknoloji ve sanayi politikalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, şunları kaydetti: "Yeni dönem, bilim, teknoloji ve sanayide atılım dönemidir. Bu atılımda, yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi bütün kesimlerin önünü açacak, bürokratik süreçleri en aza indirecek, kurumsallaşmayı somutlaştıracak ve karar alma mekanizmalarını hızlandıracaktır. Yeni sistemde, bütün paydaşların katılımını sağlamak için azami çaba göstereceğiz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, 'üretim odaklı' sanayi politikamızı hızlandıracaktır. Aynı şekilde, teknoloji ve sanayi atılım sürecimizde TÜBİTAK'tan çok daha işlevsel sorumluluk, bu alanlarda yeni projeler üreten, buluşlar yapan, geleceğimize imza atan bir kurum olmasını istiyoruz. TÜBİTAK'ın birikimi, Türkiye'nin birikimidir. TÜBİTAK'ın gücü, Türkiye'nin gücüdür. Kıymetli bilim insanlarımızla, üniversitelerimizle, araştırmacılarımızla, girişimcilerimizle el ele vereceğiz ve ülkemizi bilimle daha da ileriye taşıyacağız."

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal "TÜBİTAK'ın 55. Kuruluş Yıl Dönümü Töreni"nde konuştu. TÜBİTAK'ın 1963 yılından bu yana önemli çalışmalar gerçekleştirdiğini hatırlatan Prof. Dr. Mandal, kurumun Türkiye'ye önemli katkılar sağladığını söyledi. 55. kuruluş yıldönümü vesilesiyle 25, 30, 35 yıl ve üzerinde çalışan personele ilk kez plaket takdim edeceklerini ve bunu gelenek hâline getirmek istediklerini dile getiren Prof. Dr. Mandal, Bakan Varank'a da yeni görevinde başarılar diledi. TÜBİTAK Başkanı konuşmasına şu şekilde devam etti: “Kurumumuzun kuruluşunun 55. yılı hepimiz için hayırlı olsun. Kısa bir tarih gibi düşünülse de, Türkiye Cumhuriyet’i kurumlarının yaşları değerlendirildiğinde 55 yıl oldukça önemli bir zaman aralığı.TÜBİTAK, 2012 ve sonrasında zor bir süreç geçirdi, hain FETÖ yapılanmasının ve darbe girişiminin yaşandığı süreçlerde yıprandı. Dolayısıyla kurum, kendisinden beklenen görevleri, olması gerektiği şekilde yeterince yerine getiremedi. O yüzden bizim üzerimizdeki bu dönemdeki görev, çok daha önemli ve gündemde olacaktır.”

TÜBİTAK’ın bugüne kadar, özellikle 2003 yılından bu yana her düzeyde araştırma ve araştırmacıyı destekleyen en önemli kurum olduğuna değinen Prof. Dr. Hasan Mandal, verilen destekler ile üniversitelerin ve sanayinin araştırma yapmayı öğrendiğini ve hatta araştırma yapma kapasitelerini geliştirdiğini belirtti. TÜBİTAK Başkanı: “TÜBİTAK her yaşta bilim insanlarımızın sayıca ve nitelikçe artmasına katkı sağladı. Bunlardan birisi de benim ve bundan dolayı gurur duyuyorum” dedi.

Çıktılara Odaklanan, Araştırmayı Desteklerken Araştırmayı Yöneten TÜBİTAK

Prof. Dr. Hasan Mandal, TÜBİTAK’ın tüm süreçlerinin bir bütün olarak değerlendirildiğinde bugüne kadar araştırma kapasitesinin oluşumuna yönelik önemli destek sağladığına ve bu sürece ciddi katkılarının olduğuna dikkat çekti. TÜBİTAK Başkanı konuşmasında şunları kaydetti: “Araştırma kapasitesi gelişmeden araştırmadan çıktı elde etmek mümkün değil ama artık önümüzdeki hedef, bizden beklenen hedef ve çıktı odaklı araştırma süreçlerini yönetmek” dedi. Türkiye'de, "Ülkede araştırma ve araştırmacı destekleyen hangi kurum var?" denildiğinde akla gelen ilk kurumun TÜBİTAK olduğuna işaret eden Prof. Dr. Mandal, özellikle ülkenin 2023 yılı hedefleri kapsamında sorumluluklarının farkında olduklarını vurguladı. Araştırma ekosisteminde kapasite geliştirmenin önemli, ancak yeterli olmadığının altını çizen Prof. Dr. Mandal, yeni TÜBİTAK'ın süreçleri daha fazla hedef ve çıktı odaklı yönetmeyi hedeflediğini belirtti.

Prof. Dr. Mandal ayrıca konuşmasında şunları kaydetti: “Hem destek programlarımızda hem de merkez ve enstitülerimizde gerçekleştirilecek araştırma çalışmaları kapsamına ben, yeni Cumhurbaşkanlığı Sistemimizde, yeni bakanlığımız yapılanmasında, yeni TÜBİTAK’ı bu şekilde konumlandırıyorum. Yeni TÜBİTAK olarak temel amacımız; nitelikli bilgi üreten nitelikli insan yetiştirmek. Bunun içinse artık girdi değil, çıktılarımızla değerlendirilecek, araştırmayı desteklerken araştırmayı yönetmekle görevli bir TÜBİTAK.” Cumhurbaşkanlığının 100 günlük eylem planında yeni TÜBİTAK’ın önerilerinin bu kapsamda geliştirildiğini belirten Prof. Dr. Mandal, “100günlük eylem planında her kurumdan beklenen katkılar var, biz de kendi katkılarımızı bakanlığımıza sunduk. Bunların büyük çoğunluğunun uygun görüldüğünü ve Cumhurbaşkanlığımıza aktarıldığını biliyoruz" dedi.

“İddialı Hedefleri Olan Kurumlar, Ancak Özverili ve Aidiyeti Yüksek Çalışanlar ile Başarıya Ulaşır.”

TÜBİTAK Başkanı: “Yeni TÜBİTAK olarak ülkemizin kısa, orta ve uzun vadede beklenen hedeflerine ancak birlikte çalışarak ve birlikte başararak ulaşabileceğiz. Bu kapsamda, yeni dönemde insan kaynakları süreçlerimizde yüksek performansla çalışmayı ve katkı sağlamayı özendiren bir süreç içinde olacağız” dedi. Prof. Dr. Mandal ayrıca TÜBİTAK’ın 5.115 çalışanı olduğunu, bunların 2.818'in kadrolu, 2.297'sinin proje personeli olduğunu belirtti. TÜBİTAK Başkanı konuşmasını şu şekilde sonlandırdı: “İddialı hedefleri olan kurumların, ancak özverili ve aidiyeti yüksek çalışanları ile başarıya ulaşacağından hiç şüphe yok. Bu kapsamda hizmet ve katkı sağlayan tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.”

Konuşmaların ardından 25, 30, 35 yılını dolduran ve 35 yıl üzeri çalışma süresi dolan kurum çalışanlarına, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ve TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal tarafından plaket takdim edildi.

55. Yıl Fotoğraf Galerisi

YÖKSİS Entegrasyonu ile İlgili Duyuru

$
0
0

Değerli ARBİS Kullanıcıları,

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK) ile yapılan ortak çalışmalar neticesinde kullanıcılarımızın daha hızlı bir şekilde ARBİS bilgilerini güncelleyebilmesi, zaman kaybının önlenmesi amacıyla artık paydaşlarımıza ait makale/bildiri/kitap bilgilerinin YÖKSİS'ten otomatik olarak alınarak veri girişinin gerçekleştirilmesi imkânı sağlanmıştır.  Kullanıcılarımızın kolaylığına yönelik iyileştirme çalışmaları da ayrıca devam etmektedir.

Kullanıcılarımız YÖKSİS entegrasyonunun sağlanması neticesinde makale, kitap ve bildiri bilgileri için manuel olarak giriş yapmayacak,  kullanıcı ile ilgili bilgiler YÖKSİS’ten çekilerek kolaylıkla kaydedebilecektir.

Bilgilerinize sunar iyi çalışmalar dileriz.  

 

Kocaeli Bursa Bİlim Merkezi Galerisi

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal İvedik Organize Sanayi Bölgesinde Bulunan Teknopark Ankara’yı Ziyaret Etti

$
0
0

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, İvedik Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Teknopark Ankara’yı ziyaret etti. Teknopark Ankara Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Gültekin’in ve Teknopark Ankara Genel Müdürü Oğuz Ünal’ın ev sahipliğinde gerçekleşen ziyarette, bölge sanayicileri ve girişimcileriyle bir araya geldi. Ar-Ge kültürünü canlandıracak olan Teknopark Ankara’nın bu dönüşümün üstesinden gelecek altyapıya sahip olduğunu vurgulayan Hasan Gültekin, bölge sanayicileri adına TÜBİTAK ile daha fazla iş birliği yapma taleplerini iletti. Sanayici ve girişimcilerle bir araya gelmekten memnuniyetini dile getiren TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal da, hem 55. yaşına giren kurumun yeni dönem desteklerine ve vizyonuna çerçeve çizdi, hem de sanayicilerle iletişim ve iş birliğinin artırılacağını belirtti.

TÜBİTAK olarak, Türkiye’de araştırma ve araştırmacıyı destekleyen kurumların en başında geldiklerini söyleyen Prof. Dr. Hasan Mandal,  hem akademisyen hem de girişimci kimliğine sahip olduğundan söz etti. Eskişehir TGB’nin ilk girişimcisi olduğunu belirten, Eskişehir ve Gebze Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Yönetici Şirketlerinin Yönetim Kurullarında görev yaptığını ve bu tecrübelerinin nihayetinde de teknoparkın ne demek olduğunu bildiğini söyleyen TÜBİTAK Başkanı: “Bizlerle iletişim kurun. Olumsuz tecrübeleriniz olabilir lakin biz buraya kendimizi daha doğru ifade etmek için geldik” diye konuştu. Prof. Dr. Mandal, sanayinin rekabet sürecinde 60’lı yıllardaki anahtar kavramın üretmek olduğunu, 70’li yıllarda bunun düşük maliyetle üretmek hâline geldiğini, 80’lerde kalite kavramının devreye girdiğini, 90’larda hız faktörünün eklendiğini anlattı. 2000’li yıllara gelindiğinde bilgi üstünlüğü ile rekabetin devreye girdiğini belirten Prof. Dr. Mandal,  “bu dönemde ise rekabet unsuru ise iş birliğiyle üretilen bilgi ve bu kapsamda teknoparkların çok daha farklı bir şekilde önem kazanıyor” dedi.

Ar-Ge payı içinde sanayinin oranının yüzde 50’lere çıktığını hatırlatan ve orta-yüksek teknolojiye doğru ilerlendiğinin bilgisini veren TÜBİTAK Başkanı, yeni dönem yol haritasını şöyle özetledi: “AB’de yüzde 16’larda olan yüksek teknoloji oranı bizde yüzde 4’lerde. 2023’e kadar yüzde 4’ü 15’lere çıkarabilmek için nitelikli bilgi ve insan kaynağı temelli çalışacağız. Bu kapsamda özellikle yüksek teknoloji odaklı yeni destek programlarından Yüksek Teknoloji Platformları, Sanayi İş Birliği Ağları Mekanizması (SAYEM), Sanayi Doktora Programı hakkında bilgi verdi.

Teknopark Ankara Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Gültekin ise konuşmasında, Ankara’daki gelişmiş sanayi bölgesi İvedik’in içine neden bir teknokent inşa edildiğini anlatarak şunları kaydetti: “Ar-Ge ve inovasyon herkesin içli dışlı olduğu kavramlar değildi. Merkezdeki sanayiyi buraya taşıyarak üretme vizyonumuzu zaman içinde kurduk, neler yapabiliriz diye düşündük. Yetkililerimiz ABD’ye gitti ve oranın teknolojisini gözlemledi. Ben Güney Kore’ye gittim, güçlü bir ekosistem için dünya örneklerini inceledik.” Meslek verasetinin son bulduğunu belirten Gültekin: “Kapılardan kovulan insanları teknoparkımızda istihdam ettik. Mikro ölçekli ve katma değer üreten sanayi firmaları bize geldi ve katma değer için mücadele etti” şeklinde konuştu. TTO desteklerinden İvedik’in de faydalanmasını istediklerini söyleyen Gültekin, “TÜBİTAK’tan bu bölgelerde yeni çalışmalar başlatacak bir sistem istiyoruz. Artık merdiven altı üretim devri bitti. Dağdaki çobandan, yukarıdaki cumhurbaşkanına kadar herkes Ar-Ge yapmalı” ifadelerine yer verdi.

Konuşmaların ardından TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Teknopark Ankara hakkında bilgi aldı ve takibinde kuluçka merkezini ve teknoparktaki bazı firmalara ziyarette bulundu.

Viewing all 3141 articles
Browse latest View live